Şiddet ve saldırı haberleri sürekli gündemimizde, hayatımızın bir parçası haline geldi. Her gün eşleri tarafından zarar gören kadınlar, terörizm saldırıları ,çocuk istismarları ,cinayet haberleriyle ,holigan kavgaları ile karşılaşmaktayız. Düşündürücü kısmı şiddet olaylarını artıran sebepler , bu olayların hayatımızdaki rolü ve nasıl etkilediğidir. Yazılı ve görsel basında sürekli yer alan saldırı haberleri bir süre sonra şiddeti olağan bir durum olarak karşılama gibi bir etki yaratabiliyor, sıradanlaştırıyor. Halen televizyonda gösterilen programların yarısı saldırganlık içeriklidir, yapılan bir çok çalışma da saldırgan içerikli programları izlemenin saldırgan davranışta bir artışa neden olabildiğini göstermektedir .İzlenilen programlarda, dizilerle saldırgan davranışların ödüllendirilmesi, ceza verilmemesi şiddeti özendirebiliyor. Resmi olarak izin verilmiş şiddet, cinayet oranlarını artırmaktadır. Bir ülkenin yönetimi ölüm cezası ve savaş gibi yasal şiddet olaylarına girerse cinayet oranları yükselmektedir.

Saldırganlık bir başka kişiyi incitmeyi amaçlayan her türlü davranış olarak tanımlanır .Hem biyolojik hem de toplumsal kökenleri vardır.

Saldırgan davranışların bir çoğu bize en yakın kişiler kendi ailelerimizdekiler , eşlerimiz, sevgililerimiz tarafından yönlendirilmektedir. Ana babalar çocuklarına karşı şaşırtıcı ölçüde saldırgan davranış sergilemektedir.

Engellenme ve rahatsız edilme saldırganlığa yol açabilir. Ekonomik sorunlar ailelerde yüksek düzeyde engellenmeye yol açar. Aile içi çatışma ve şiddet bu ailelerde daha fazladır.

Saldırganlığı uyaran etmenler kadar onu kontrol eden etmenlerde önemlidir. İnsanlarda saldırgan davranışı belirleyen temel mekanizma  geçmişteki öğrenmedir. Öğrenme saldırgan tepkilerin taklidi ve pekiştirilmesi yoluyla gerçekleşir. Bu şu anlama gelmektedir, aile içi şiddetle büyüyen çocuklar saldırgan tepkileri öğrenebilir, saldırgan biri haline gelebilir. Şiddetin şiddeti doğuracağı anlayışıyla daha sağlıklı bir dünya için saldırganlığı pekiştirecek şeylere karşı önlemlerin alınması gereklidir.

                                                                                                     Psikiyatri uzmanı Dr.Hayriye Pervin Karakaş

                                                                                                                               www.psikiyatri-terapi.com